11/29/2012
Başta Volvo Penta IPS, MerCruiser Cummins Zeus ve ZF Marine 4000 olmak üzere pod drive kullanımı son dönemde motoryat piyasasında hızla yaygınlaştı. Bu tahrik sisteminin geleneksel içten takma güç sistemlerine göre önemli avantajlarının olması tekne meraklılarının bu yoğun ilgisini haklı kılıyor.
Pod drive tahrik sistemi şaftlara, hidrolik kollara ve dümen palalarına olan ihtiyacı ortadan kaldırıp tüm tahrik sistemini tek terde toplayan bir sistemdir. Motorun gücünü tahrik gücüne çevirmek için geleneksel aktarma unsurlarını kullanmak yerine şanzıman, kuyruk ve pervanelerden oluşan bir “pod” teknenin alt kısmına doğrudan monte edilmektedir. Pod kendisi pervaneyi yönlendirerek dümen görevi de görür. Pod’un su altındaki kısmı karaya oturma durumunda teknenin altında delik bırakmadan motordan ayrılarak hasarı minimize etme özelliğine sahiptir. Genel olarak pod drive sistemi çift makinalı teknelerde kullanılsa da tekli pod sistemleri de mevcuttur.
Pod Drive sisteminin avantajları:
Pod Drive sisteminin başlıca avantajı verimliğidir. Geleneksel içten takma sistemlere göre %15-30 oranında verimlilik artışı sağlayan pod drive sistemi su kesiminin direkt olarak altında yer aldığından şaft açısından doğan verimlilik kaybını ortadan kaldırır. Böylece tahrik düz bir hattan sağlanmış olur. Geleneksel sistemlere göre daha hidrodinamik olma özelliği de taşıyan pod drive sistemi daha düşük beygir gücü ve daha ekonomik yakıt kullanımıyla tekneyi diğer sistemlerin çıktığı hızlara ulaştırır. Ayrıca teknenin yakıt kapasitesini de düşürmeye imkan vererek ağırlık avantajı sağlar.
Pod drive sisteminin başka bir avantajı da kullanım alanındaki artıştır. Uzun şaft sistemlerine ihtiyaç kalmadığından motorlar teknenin kıçına doğru yaklaştırılarak iç alanların genişletilmesine imkan verir. Kokpit altında da geniş depolama alanlarına yer açılmış olur.
Manevra kabiliyetindeki artış da bu sistemin artıları arasında yer alır. Podlar bağımsız hareket edebildiğinden güç istenilen şekilde yönlendirilebilir. Bu teknenin kendi etrafında rahatça dönebilmesini, 90 derecelik açılarda manevra yapılabilmesini ve yüksek hızda sert dönüşler yapılabilmesini sağlar. Podlara joystick vasıtasıyla kumanda edilir ve manevra yapmak joystikleri istenilen yönde oynatmak yoluyla kolayca gerçekleşir.
Balık avı meraklıları için de pod drive sistemini kullanmanın özel avantajları vardır. Zeus Skyhook ya da Volvo Penta Dynamic Positioning gibi sistemler sayesinde GPS, elektronik kumanda sistemleri ve podlar birlikte çalışarak rüzgar, dalga ve akıntılara rağmen teknenin tam mevkiinde sabitlenmesine olanak sağlar. Bir düğmeye basmak bu sistemleri harekete geçirmeye yeterlidir.
Pod Drive Sisteminin Dezavantajları
Pod drive sisteminin dezavantaj listesi şaşırtıcı derecede kısadır. Bunların en önemlisi maliyettir. Teknenin gövdesi ve ağırlık dağılımı bu sisteme özel tasarlanması gerektiğinden yat üreticileri için hatırı sayılır bir maliyet oluşturur. Dolayısıyla standart bir motoryatın pod drive ile donatılması tekne fiyatını %10 ila 15 arttırır. Ancak sistemin piyasada yaygınlaşmasıyla zaman içerisinde bu tasarım maliyeti sıfırlanacaktır.
Bir diğer dezavantaj şaşırtıcı şekilde psikolojiktir. Podların teknenin altından dışarı doğru uzanması bir çok tekne sahibine endişe verir. Gerçekte geleneksel içten takma sistemlere göre bir cisme ya da bir yere çarpma ihtimali daha yüksek değildir, ancak bir çok kişi için bunu kabullenmek zaman alacaktır. Bir çarpışma ya da karaya oturma durumunda tamir masraflarının daha yüksek olacağını kabul etmek gerekir.
Yine de bu bilgiler ışığında pod drive sisteminin sizin için doğru olup olmadığına kendiniz karar vermelisiniz.